Şair
ve İmaj
Şu
ya da bu şekilde şair bazı tanımlamalarla parantez içine alınmıştır. Kimi en
genel haliyle reddetmiştir bu durumu, kimi de alternatif tanımlamalar
geliştirmiştir kendi yollarında. Michel Tournier ‘odadaki zanaatkâr’, Enis
Batur ‘okur-yazar diyor yazıcı için. Şairin kendi imajıyla ilişkisi bağlamında
düşünürken ister istemez Bergman’ın Persona’sı geliyor aklıma. Kimdir gerçek
konuşan, şairin kendisi mi yoksa personası mı? “Ben hiç kimseyim/hiç kimse
benim adım” diyen Pound için ‘hiç kimse’ ad mıdır? Burada bir gerçeklik ve adlandırma sorunu
olduğunu düşünüyorum. Kendisini uyuma kaptıran şairin ‘gerçeğe’ ne kadar sadık
kaldığı sorunu. Elbette parçalı bir gerçeklikten de bahsedebiliriz. Devreye
şair imgesinin tahribatı da giriyor. Konumunu sorgulamayan, kendisine bakarken
aynaları kırmayan, önce kendisine sonra herkese gerçekliği açıklamayan şair,
odalara gark mı olmuştur ilelebet.
*Aksi Sanat dergisinde aynı adlı dosyada yayınlanmıştır.
Şair
ve İmaj
*Aksi Sanat dergisinde aynı adlı dosyada yayınlanmıştır.
Soruşturma: Genç Şair Ne yapıyor?
Sunu
Genç ya da yaşlı her hangi bir adlandırmaya tutulan şair artık olduğu yeri bırakıp, bu uyumlu zindanı yaşamaktan kaçınmalıdır. Bu soruşturma biraz da bunun için gerçekleştiriliyor. Şair bir adlandırmaya tutulmadan önce onaylanma ihtiyacı duyuyor. Bu varoluş mücadelesi bir yere kadar anlaşılabilir. Ancak kendi ipini kendisi kesmeyen bir şairin hangi adlandırmayı alırsa alsın hiçbir geçerliliği yoktur. Burada belli bir titreşimden belli bir algının artık kırılması gerektiğinden bahsediyorum.
“Bugünün genç şairi ne yapıyor?” sorusu aslında “Bugünün genç şairine ne yapılıyor?” sorusunun karşılığıdır. Bu durumun çarpıcı bir örneğini yakın zamanda yaşadık. “Genç şair” şiirinin yayımlandığı dergi tarafından görmezden gelinip dışlandı. Bu bize şunu gösteriyor ki küçük ayrıntılar büyük gövdenin sonucuna doğru gider. Ülkede ne yaşanıyorsa onu yaşıyoruz.
Benim asıl dikkat çekmek istediğim bir başka nokta, bu olaylar yaşanırken bir adlandırmaya tutulan şairin ne yaptığı sorunu. Görüldü ki ilk başta kimseden bir ses çıkmadı. Büyük ihtimalle olayı yaşayan kişinin ünlü bir isim olmasını bekliyorlardı. Gelen birkaç tepkiden sonra görünen bir yerde oldukları için konuştular. Adları bir kere daha anılsın diye konuştular. Ne bir vazgeçiş ne de samimi bir itiraz. Herkes aynı yerde duruyordu. Ama hafıza insanı aynı yerde tutmaz, tutamaz. Bu soruşturmada yer alan yazılar ortak derdin gün yüzüne çıkması için bir cevap niteliğindedir.
D. A.
Soruşturma: Genç Şair Ne Yapıyor?
Güncel Edebiyat, olduğu gibi kendi seyrinde hareket ederken ara ara çıkışlar olmakla birlikte dönemi baştan sona etkileyen, ortak bir itiraz ya da ortak bir bildirinin, edebiyat çevresini bulunduğu konumda rahatsız eden, sorunları gün yüzüne çıkaran ortak bir oluşumun varlığının olup olmadığı bir yana, bu durumun neden böyle devam ettiği sorusu da pek gündeme getirilmiyor. Kanon, yerinde rahat.
Belli tarihlerde yapılan soruşturmalarla rayında devam eden bir edebiyatı dizge dışına çıkarmak bazı konuları daha fazla irdelememizi sağlayacaktır.
İşte bu yüzden hep aynı isimler ve hep aynı konular üzerinden tartışmak yerine genç şairlere sorduk:
Bugünün genç şairi ne yapıyor?
Katılımcılar: Zafer Zorlu, Mehmet Özkan Şüküran, Fatih Akça, Eşref Yener, Kerem Bereketoğlu, Anıl Cihan, Elif Karık, Meryem Coşkunca
*Hayal dergisinde aynı adlı dosyada yayınlanmıştır.
*Hayal dergisinde aynı adlı dosyada yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder